İyiliğin Özgürlüğü: Moiz Eskenazi’nin Yolculuğu
Moiz Eskenazi, Manisa’da yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelir. Küçük yaşlardan itibaren tütün işinde çalışırken, 14 yaşında kuşpalazı hastalığına yakalanır. Onu ölümden kurtaran Dr. Şinasi Bey’in iyiliğini asla unutmaz. Moiz’in hayatı, bu iyiliğin üzerine inşa edilir.
Amerika’da Yükseliş: Moris Schinasi’nin Doğuşu
Moiz, Amerika’ya göç ederek yeni bir hayat kurar. Moris adını alan Moiz, sigara sarma makinesi icat eder ve sigara endüstrisinde devrim yapar. Zamanla zenginleşen Moris, iş hayatından çekilir ve doğduğu topraklara olan bağlılığını göstermek için Manisa’ya bir hastane yapma kararı alır.
Hastanenin Doğuşu: Moris Şinasi Hastanesi
Moris, vasiyetnamesinde 1 milyon dolarını Manisa’ya bir hastane kurmak için bağışlar. Bu bağış, o dönemde Türkiye Cumhuriyeti’nin bütçesinin büyük bir kısmını oluşturur. Moris Şinasi Hastanesi, 1933 yılında hizmete açılır ve uzun yıllar Manisa’ya hizmet verir.
İyiliğin İzleri: Moris Şinasi Hastanesi’nin Mirası
Moris Şinasi’nin ailesi ve torunları, hastanenin mirasını yaşatmaya çalışırken bazı zorluklarla karşılaşırlar. Emekli Yargıç Ali Suat Ertosun, hastanenin tarihi ve kültürel önemini vurgulayarak hastanenin restorasyonu için mücadele eder.
Geleceğe Taşıma Çabası: Moris Şinasi Hastanesi’nin Yeniden Canlanışı
Manisalılar, Moris Şinasi Hastanesi’nin tarihi ve kültürel değerini korumak için bir araya gelirler. Hastane binası bakımsızlıktan çürümeye başlamış olsa da, Ali Suat Ertosun ve diğer destekçileri tarafından hastanenin tekrar açılması için çaba harcanmaktadır.
Bu hikaye, iyiliğin ve vefanın gücünü anlatırken aynı zamanda insanlık onuruna olan inancı da simgeler. Moris Şinasi’nin öyküsü, Manisa için bir sembol olmuş ve iyilik halkasının ne kadar büyük etkilere sahip olabileceğini göstermiştir.